KARANTİNA GÜNLÜKLERİ 2
Tekirdağ’a geleli bir aydan fazla oldu. Çok ama çok nadir dışarı çıktım. Evden işlerimi yürütüyorum. Elzem bir durum olmadıkça dışarı çıkmadım. Bir iki kere çarşıya yürüdüm genel anlamda sosyal izolasyona uyulduğunu gözlemledim. Araba kullandım bir iki kere. Sokaklar tenhaydı. Havalar ısındı, rehavete kapılmamak gerekli. Aşağı yukarı bir buçuk iki aydır bu şekilde yaşadık. Resmi bir açıklama gelmese de tabloya bakarak herkesin düşündüğünü söyleyebilirim ramazan bayramından sonra tedbirler yavaş yavaş kalkma eğiliminde. Herkes evlerinde sıkıldı, birçok insan bunaldı; ama biraz daha gayret. Bu illetti ortadan kaldırdığımız zaman kutlamalar yaparız.
Bu süreç insanların doğayı nasıl katlettiğini gösterdi. Avrupa’da, Amerika’da, Afrika’da hayvanlar sokaklara dökülmüş durumda. Bizim buralarda bu tarz manzaralar pek yok, canlılarla iç içeyiz zaten. Canlılarla doğayla hayvanlarla birlikte yaşadığımız için sokaklarımızı aç kalan doğa canlıları veya insanlardan korktuğu için şehirlere inemeyen hayvanlar basmadı.
18 Mart, 23 Nisan ve öyle görünüyor ki 19 Mayıs milli günlerimizi bu süreçten dolayı coşku ve heyecanla kutlayamadık. Ramazan ayı dini günlerimiz biraz kopuk ve ayrı geçmekte. Sanırsam ramazan bayramımız da evlerimizde geçecek. Çok dikkatli olalım. Bir kişide dahi olsa en ufak ihmalde aileyi, apartmanı, mahalleyi, şehri, bölgeyi ve ülkeyi sarar. Evde geçirdiğimiz, kimimizin maddi olarak zorlandığı, kimimizin manevi olarak yalnız kaldığı bu süreç tekrar başa dönebilir.
Anneler günü vesilesiyle tüm annelerin gününü kutlarım. Bir medeniyeti doğuran, yaşatan kadındır! Biz erkekler medeniyetin bekçiliğini yaparız.