RAMAZAN AYINI YAŞARKEN

Söze rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla başlarken ona sonsuz hamdü senalar Yüce Peygamberimize ve ehli beytine de salatü selâm olsun Yüce peygamber efendimiz(s.a.s) ramazan ayını sakin geçiren kişi yıl boyunu sakin geçirir buyurarak ramazan ayında her zamankinden daha hassas davranalım kalp kırıcı sözlerden çirkin davranışlardan uzak kalalım yerli yersiz gerekli gereksiz farkında olmadan söylediğimiz kalp kırıcı sözler den ne kadar uzak kalırsak nefsimize sahip çıkıp bütün organlarımızla oruç tutabilirsek gerçek manada oruç tutmuş oluruz (Beyhaki-3374) İnsanlarla konu komşu eş dost hakkında yapılacak tartışmalardan boş muhabbetlerden sakınalım kötü davranışlardan yalan ve iftiradan dedikodu dediğimiz gıybet hastalığında kesinlikle uzak duralım (Tirmizi -707) Şakalar yapıp söz dalaşına girmek isteyenlere ben oruçluyum diyerek ramazan’dan haberi olmayanlardan uzaklaşalım Zira ramazan sabır ayıdır açlığa susuzluğa sabrettiğiniz gibi haramlardan uzak kalalım sabredenler cennetin yüksek dereceleri ile mükafatlandırılacaklardır (Furkan-75) İbadetlerdeki zorluğa dayanıp dedikodu gıybet faydasız gereksiz konuşmalar yerine hiç olmazsa bu ayda dilimizi Allah’ın zikri ile çalıştıralım Bu konuda Rasulullah’ın tavsiyesi şöyledir : Bol bol Kelime-i Tevhit söyleyiniz cennete girme isteğiniz cehenneme düşmekten Allah’a sığınırız( Beyhaki-3336 )Peygamber Efendimizin bu tavsiyeleri herkesin yapması mümkün la ilahe illallah demek hiç de zor değil günde söyleye bildiğiniz kadar söyleyelim Unutmayalım ki İçten gelerek kalpten gelerek söylenen Kelime-i Tevhidi görevli melek alıp mühürler ve arşa kaldırır Hesaplaşma gününde mizanda günahları ağır gelen cehenneme gidecek olan mümin hakkında Rabbimiz görevli meleklere emredip kulumun dünyadayken söylediği Kelime-i Tevhid evrağını getirip mizanın kefesine koyun diye buyurunca mizanın (terazinin) kefesine Kelime-i Tevhid konduğu gibi sevap kefesi’ağır basar mizan dile gelip yarabbi senin isminin yazılı olduğu evrağı tartamam diye nida edeceğini müminin de cehennemden kurtulacağını Yüce peygamberimiz beyan etmiştir( Tirmizi-2639) Kur’an-ı Kerim’de zikir ibadetinin en büyük olduğunu (Ankebut-45) kalplerin Allah’ı anmakla tatmin olacağını yani kalben rahata huzura kavuşacağını haber verirken (Rad 27. ayet )dilimize sahip çıkmayıp dedikodu yapmak mı kurtarıcı yoksa Allah’ı tehlile hamd ile tekbirle havkaleyle salatu selamla istiğfarla dilimizi meşgul edip Rabbimize zikretmek mi bizi cehennemden kurtaracak olan yapacağımız ibadetlerdir Bu günlerde yapılan zikirlerin sevabı sayısızdır Bu konuda kendimizi muhasebeye çekmeliyiz Oruçlu zikrederse 70.000 melek onu karşılar ve güneş batana kadar zikrini yazar (Beyhaki -3319) Ramazan’da zikreden bağışlanır duası kabul olur (Beyhaki- 3355 )Rasulullah oruç cehenneme karşı kalkandır kalkanı delmeyiniz kalkan delinirse onu zikirle yamayınız (Beyhaki-3371) diye buyururken oruçluyken yapılan zikrin önemini dile getirmiş sadece mideye değil bütün organlarımıza sahip çıkarak gerçek orucun nasıl olacağını anlatmış (C.Sağır-2281) şeytanların bu ayda zincirlere bağlandığını hatırlatırken (Buhari-1899) hepimizin nefis taşıdığını heva ve heveslerimize yenik düşerek hataya düşeceğimizi hatırlattığı gibi günaha düşenlerin de Allah’ı zikirle istiğfarla kalkan’ın tamir edilip tekrar yararlı hale geleceğini de vurgular Ramazan ayında ibadete daha fazla yer verelim bu ayda yerine getirilen bir farzın diğer günlerdekinden 70 kat daha sevaplı olduğunu sünnet namazlarından farzı eda etmiş gibi sevap kazanılacağını Hazreti Peygamberimiz oruçlu mümine rota çizmiştir (Beyhaki -3336 )Ramazan ayı uzun günlere de kısa günlere de rastlamaktadır kısa günler müminin baharıdır uzun günlerde oruç ibadeti daha zor vücut direnci düşmekte dudaklar susuzluktan korumakta çatlamak da ama ibadetteki zorluklarda sevabı arttırmakta cennete giden yol yokuş yola benzemekte bazı zorluklar çekilmekte ama ödül de o oranda daha büyük olmakta Hazreti Resulullah oruçluyken ağızdaki kuruluğun zorlu kıyamet gününde kulun iki kaşı arasında büyük bir nur olacağını (Heysemi -4954) (Beyhaki- 2254) oruçlunun nefesinin değişime uğrayarak Allah katında misk kokusu gibi olacağını haber vermiştir (A. Hambel -9799) Müminler olarak hiç olmazsa İslam toplumlarının iç yarısı olan gıybetten uzak duralım Bir gün Kabe’nin yanında bulunurken yardım almak için bekleyen iki kadın dedikoduya gıybet yapmaya başlar Hz Cebrail’in durumu bildirmesi üzerine Peygamberimiz yardım almak için gelen iki kadını çağırıp çok küçük cam tabağına tükürünüz yaptığınızı görün deyince kadınlar tabağı tükürürler Ancak ortada görülen kan parçasıdır Peygamberimiz gıybet ettiğiniz için din kardeşinizin etini yemiş gibi oldunuz uyarısında bulunur( A.Hanbel-23913)Kur’an-ı Kerim gıybet eden ölü kardeşinin etini yemiş gibi olur buyurarak bütün müslümanlara uyarıda bulunur( Hucürat-12 ) Cenabı Hak cümlemize kıyamet günü Reyhan susamışların kapısından (Tirmizi-705 Buhari -1897 )geçmeyi nasip etsin tuttuğumuz oruçları derecelerimizi yükseltsin günahlarımızı af eylesin
Amin