ASHABI UHDUD

ASHABI UHDUD Söze rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla başlarken O na sonsuz hamdü senalar yüce peygamberimize ve ehlibeytine de salatü selam olsun İnsanlar ünlüleriyle lakaplarıyla anılmaktadır Kur’an-ı Kerim’de cennetlik kulları Ashab-ül Cennet diye andığı gibi dünyadayken yaptıkları işkenceleri zulümleriyle tanınmış insanlar gelip geçmiştir firavunlar zulümleriyle neron denilen azılı kafir insanları yakarak cezalandırması ile kazıklar sahibi volvadinde cellatlığıyla tanındığı gibi Kuranı Kerim’in beyan ettiği Ashabı Uhdud diye anılan ateşten hendek sahipleri de kendini tanrı zanneden Allah’a inanan insanları da siz beni bırakıp da Allah’a mı inanıyorsunuz deyip müminleri hazırlattığı büyükçe ve derin olan hendekleri ateşle doldurup insanları diri diri ateşten çukurlara atan zalim bir kralı ve mahiyetini Kur’an-ı Kerim Büruç suresinde anlatmaktadır Şunu unutmamak gerekir ki Kur’an-ı Kerim anayasalar gibidir konuyu kısa ve öz olarak anlatır detaylarını Rasulullah’a bırakmıştır Bu da Allah’ın sünnetidir böyle dilemiştir böyle yapmıştır Allah dilediğini yapandır(Büruç 16 İbrahim 27 Nur 45) Allah her şeyi yaratandır(Zumer 63) Resulullah da Allah’ın her zaman gözetimindedir (Sur 46 )ve vahiy sahibidir Allah’ın emrettiklerini bildiklerini ilahi haberleri kullara tebliğ eden özel elçidir diğer kullar da ve Resuller de olmayan üstünlüklere hasletlere sahiptir İşte Ashab-ı Uhdud olayını da Rasulullah Efendimiz uzunca olarak asrının müceddidi olan İ.Suyuti D.Mensur Tefsirinde bu olayı uzun olarak Rasulullahtan rivayetle aktarmaktadır Bir kralın döneminde yetenekleriyle meşhur olmuş bir kahin sihirbaz vardı bu sihirbaz yaşlanınca krala gidip ben yaşlandım ölüm yaklaşıyor bana bir çocuk gönder de ona sihirleri öğreteyim deyince zeki bir çocuk bulunup gönderilir ancak çocuk sihirbaza gidip gelirken bir rahibe rastlar onunla sohbet eder ondan da güzel fikirler nasihatlar öğrenir ancak kim doğru söylüyor diye şüphelerle doluyken yolda canavara rastlar eline bir taş alıp Ey Allah’ım rahibin dedikleri senin rızana uygunsa atacağım taşla bu canavarı öldür diye dua eder taşı atınca hayvan ölür genç çocuk olayı rahibe anlatınca rahip evladım sen benden üstün duruma gelmişsin ancak bazı bela ve musibetlerle karşılaşacaksın der genç zamanla körleri alaca hastalıkları iyileştirmeye insanları tedavi etmeye başlayınca toplumda ünlenip meşhur olur Bunu duyan kralın görme engelli arkadaşı gence birçok hediyelerle gidip beni iyileştirirsen şifa verirsen bu hediyeler senin olsun deyince genç ben kimseyi iyileştirmiyorum fakat yüce Allah şifa veriyor sen de Allah’a iman edip ona dua edersen sana da Allah şifa verir deyince adam Allah’a iman edip dua edince Allah ona şifa verdi tekrar görmeye başladı kralın yanına gidince kral şaşırıp Ey falan tekrar görmeni kim sağladı diye sorunca Rabbim şifa verdi deyince ben mi verdim diyen kral’a hayır Allah verdi deyince kral kızıp benden başka Rabbin mi var diye sorunca adam Evet Rabbim Allah var diyen adama kral eziyet işkence edip çocuğun adını öğrendi ve genci yakalattı Kral benden başka Rabbim mi var diye sorunca genç Evet benim de senin de Rabbin olan Allah var deyince çocuğa işkence yapılınca genç rahibin adını verdi rahip yakalanınca huzura getirildi rahibe de engelliyken gören adam da her ikisi getirilince kral dininizden çıkın diye emredince her ikisi de teklifi kabul etmedikleri için başlarından aşağıya testereyle kestirdi gence de dininden çık denince çocuk da teklifi reddedince kral genci dağ oradan aşağıya atın diye emretti genç dağın tepesindeyken Allah’ım dilediğin şekilde beni kralın adamlarının şerlerinden koru diye dua etti hemen dağ sallandı adamlar aşağılara düşerken genç kurtuldu ve kralın yanına geldi ve beni Allah korudu adamların dağdan düşüp öldüler deyince kral genci denizin ortasına atın orada ölsün diye emretti ancak bindikleri gemi gencin duasıyla bir anda battı genç yine kurtulup tekrar kralın yanına gelip Ey kral Allah’ım beni yine korudu beni bu şekilde öldüremezsin eğer beni öldürmek İstersen beni ağaç kütüğüne bağla torbamdan bir ok alıp yayın kirişine koy ve gencin rabbi olan Allah’ın adıyla deyip oku bana at ancak bu şekilde beni öldürürsün deyince kral bütün insanları bir araya topladı ve gencin dediğini yapıp Allah’ın adıyla değip oku atınca o gencin şakağına saplandı ve genç öldü ancak toplum gerçeği görünce hepsi gencin Rabbine iman ettik demeye başladılar kralın adamları korktuğun başına geldi insanlar Allah’a iman ettiler deyince kral adamlarına hemen hendekler açılmasını emretti hendekler kazılıp açılınca içinde ateşler yakıldı dininden dönenleri bırakın dönmeyenleri canlı canlı ateşe atıp yakın emrini uygulamaya başladılar Allah’a inananlar ateşe atılırken yanında küçücük bir kadın getirilince ateşe düşmemek için geri çekilir gibi oldu çocuk anneciğim sabret zira sen hak üzeresin dedi kral ve mahiyeti ateşe atılan müminleri seyrediyorlardı Bu düşmanlıkları sadece Allah’a inanmaları sebebiyle idi Yüce Rabbimiz de bu zalimleri cehenneminde yakıcı azapla cezalandıracağını beyan etmektedir(Büruç 4ile 10.ayet) Resulullah’ın da anlattığı bu olay(Tirmizi 3340 Nesai 8633) hadis kaynaklarında beyan edilmektedir Zalimlerin yaptıkları yanına kalmayacaktır Allah Bütün zalimlerin cezasını kimini dünyadayken kimini de ahirette verecektir Zira ahiret azabı çok daha büyüktür(Zümer269 Rabbim mazlumlarıaimdat eylesin bütün mazlumları hürriyetlerine kavuştursun Rabbim gaflet içindeki bütün müminlere hidayet eylesin.Amin.