Dolar 36,1169
Euro 37,6398
Altın 3.372,86
BİST 9.779,57
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 7°C
Parçalı Bulutlu
Tekirdağ
7°C
Parçalı Bulutlu
Per 11°C
Cum 13°C
Cts 8°C
Paz 6°C

TÜRKİYE’NİN DIŞ POLİTİKALARI ÜZERİNE

TÜRKİYENİN DIŞ POLİTİKALARI ÜZERİNE

Önce hayvanoğlundan başlayalım. Şayet insanoğlu üzerinden kafa yoracak isek
canlılarda büyük gizemler var. Sincap, fare, gelinkadın, kunduz gibi bazı
davranışlarından haberdan olduğum canlılar. Yaz boyunca yuvasına yiyecek
stoku yapar. Çünkü bu hayvan oğlu hayvan bilir ki kış gelince av bulmak çok
zordur. Bu yüzden yiyecek stoku yapar. Ayılar bu stoku kendi bedenlerinde yağ
olarak biriktirir. Karıncalar en müthiş stokçudur. Yuvalarını bir tahıl ambarına
çevirirler. Bunun yanında müteşebbis hayvanlardır. Yuvalarında kışın tüketmek
üzere mantar yetiştirirler. Biz tarımdan uzaklaşsak da karıncalar her yaz-kış
tarımı bırakmazlar. Orangutanlarda bu fikir olayı çok gelişmiştir. Liderliği ele
geçirmek için liderliğe soyunan genç orangutan, bir müddet saldırganlığı bırakıp
genç arkadaşlarına rüşvet olarak muz dağıtır. Şefe meydan okuduğu gün onların
da yanında olmasını kendisini desteklemesini ister ve muz ile buna yatırım
yapar.
Bizim ülke olarak böyle bir sorunumuz var mı bilmiyorum. Siyasiler bilir. Ama
Corona ülkemize geldiğinde böyle bir gıda ve para stoğumuzun olmadığı
anlaşıldı. Küresel kriz geldi. Hoş geldi sefa geldi. Hazırlıksız yakalandık.
Geçmişte büyük deprem oldu. Hazırlıksız yakalandık. Nasıl ki güneyimizdeki
Irak Körfez Krizine ve Suriye Savaşına hazırlıksız yakalandık isek bugün
kuzeyimizdeki Ukrayna Krizine de hazırlıksız yakalandık.
İngiliz parlemontosu dış politika için masaya oturduğunda üçyüz sene sonraki
politikaları belirler. Ve belirledikleri yol haritasına göre en küçük bir taviz
vermeden uygulama yaparlar. Bizler savaş çıkınca günlük politika yaparız.
Büyük Atamız Mustafa Kemal Atatürk ölmeden önce komunizmin çöküş
tarihini ve ikinci dünya savaşı tarihini büyük bir öngörüyle bilmiştir. O bir
medyum değildi sadece iki yüz üç yüz sene ilerisini görebilen bir dahi idi.
Ne kadar acıdır ki ne iktidar ne de muhalefet Ülkemizin gelecek çıkarlarını gözeten realist bir politika üretip uygun cümleler konuşamadılar. Aydınlarımızı
ele alır isek kırk kafadan kırk ayrı ses yükseldi. Her zaman olduğu gibi bu savaş
günlerinde:
Putinciler, Natocular, Amerikancılar, Çinciler vs. ortaya çıktı. Gönül isterdi ki
T.C. Devletinin jeopolitik ve ülke yararına olan politikalar üst düzeye çıksın.
Hiç kimsenin aklına T.C devlet varlığının yanında olmak gelmedi. (devlet der
iken iktidarı kasdetmiyorum. Tüm ülke birliğini kasdediyorum)

Bazı sivri beyinler Afganistan’daki çağdışı irtica hareketi lideri Talabani’yi
Atatürk’e benzetti. Neymiş efendim ABD yi ülkeden kovmuş. Geçenlerde bir
prof dostum güzel bir söz söyledi. Bir emperyalist güç diğer emperyalist bir
güçle savaşır ise bu onu haklı bir kahraman yapmaz. Bunu Putin için söyledi sanırım. Eğer aynı anda Putin ve Nato suçlu ise bu olayda. Bırakalım
savaşsınlar. Bir denge sağladığımız takdirde bu bizim yararımızadır. Kriz yönetimi budur.
Yiğidi öldür hakkını yeme derler ya. Putin en az NATO kadar yayılmacı emellere sahip olabilir. Ama satrancı iyi biliyor. Ve oynuyor. Bizim de milli
olarak bugünlerde övüneceğimiz şeyler yok değil. Siyasetçilerimizin büyük
çoğunluğu üç kağıt ustası sayılır. Ama satranç bir akıl oyunu.
Her ne ise sevgili okurlarım benim ne demek istediğimi anladı. Elimizden
geldiğince ülkemizi riske atmayacak ve zarara sokmayacak şekilde politika
üretmemiz en doğrusu. Büyük Atamız bunun da formülünü bizlere vermiş.
“Yurtta sulh, cihanda sulh” ve milli bağımsızlık. Önce bağımsız olacağız
dostlar.
Nasreddin Hoca kadı iken bir vatandaş gelip sormuş:
– Hocam bir dana bir danayı öldürürse ne gerekir?
– Birşey gerekmez
– Ama ölen dana sizinkidir,
– O zaman kara kitaba bakmak gerekir.
Sevgi ve saygıyla

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.