TARİHİ DİPNOTLAR
TARİHİ DİPNOTLAR
“Biz ki melik-i Turan, emir-i Türkistan’ız, biz ki; Türk oğlu TÜRK’üz. biz ki;
milletlerin en kadimi ve en büyük ulusu TÜRK'ün başbuğuyuz” TİMUR.
Ankara Savaşı Timur’un Yıldırım Beyazıt ile savaşmasının en büyük
nedenlerinden biri de Yıldırım Beyazıt’ın Sırp kralının kızı olan karısı Despina
ve Yıldırım Beyazıt’ın annesi Maria’dır. Bunlar Yıldırım Beyazıt’ın aklına
girerek, Anadoluda yaklaşık 300.000 Türk’ün katledilmesine sebep olmuşlardır.
Aydınoğulları, Saruhanoğulları, Germiyanoğulları, Menteşeoğulları ve
Hamitoğulları gibi önemli Türk Beylikleri, Yıldırım Beyazıt tarafından, Sırp
karısı ve onun ağabeyi Stefan’ın telkinleriyle yok edilmişlerdir. Timur, esir
aldığı Yıldırım Beyazıt’a”Bu kadın yüzünden mi kıydın Türklere” dediğinde
Yıldırım Beyazıt’ın intihar ettiği söylenir.
Timur, tüm Anadolu’yu almış ve bursa ilini kuşatmış iken nedensiz bir şekilde
ordusuyla birlikte Taşkent’e geri çekilir. Birçok tarihçiye göre Timur bir Misyon
için Anadolu’ya gelmiştir. Timur’un bazı kutsal şeyleri Nasreddin hocaya
emanet ederek Taşkent’e geri döndüğü rivayet edilir. Anadolu ve Rumeli
topraklarında yeni vücut bulan Osmanlı Türk Devletinin, İstanbul’u kuşatması
gerektiği, kuşatılmasına kadar hangi hazırlıkların yapılması ne zaman alınması
gerektiği ile ilgili şifreli motiflerin olduğu bir Türkistan halısını da Timur,
Nasreddin Hoca’ya emanet etmiş, Nasreddin hoca da bu emanetleri vakti
geldiğinde vermesi gereken kişilere ulaştırmıştır.
Bilindiği üzere Fatih sultan Mehmet İstanbul’u fethettikten sonra şimdilerde
belediye başkanlığı olarak bildiğimiz görevi, Nasreddin hocanın torunu HIZIR
ÇELEBİ’e vermiştir. Hızır Çelebi İstanbul'un ilk belediye başkanıdır. Aslında
bu halıdan bir tane de Şeyh Edebali hazretleri Osmanlı’nın kurucusu Osman
Bey’e vermiş, Şeyh Edebali o gün o şifreli halı ile birlikte Hz.Osman’ın Türkler
tarafından yapılmış meşhur kılıcını da Osman Bey'e vermiştir.
Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Timur için söylediği sözler çok
manidardır:
“Timur benim zamanımda yaşasaydı, bizim yaptıklarımızı yapabilir miydi
bilemem ama ben Timur'un zamanında yaşasaydım o'nun yaptıklarını
yapamazdım. (Mustafa Kemal ATATÜRK)
Şimdilerde ekranlarda yeni tarihi diziler izliyoruz. Birisi Osmanlı devletinin
kuruluşunu anlatan diriliş, diğeri Selçuklu devletinin güçlü zamanlarını anlatan
uyanış dizisi. Ne acıdır ki; izlediğimiz filmlerde sanki Türk milletinin değil de
Arapların tarihini görüyoruz. Hani lokantada bir paça çorbası istersiniz içinde
paça çıkmaz, Türk tarihini anlatan film izliyoruz içinde Türk yok.
Ben hayatım boyunca Timur’u da sevdim Beyazıt’ı da. Savaşmaları bir
talihsizlikti. Yavuz’u da sevdim Şah İsmail’i de çünkü ikisi de Türk’tü. Keşke
kan dökülmeseydi. Ama ne tarihi süreç içinde ne de günümüzde Türk milletinin
Araplaştırılmasını hiç sevemedim.
Önemli bir not olarak şunu söylemek isterim ki; Türklerin Müslüman olması ile
hiçbir derdim yoktur. Şikayetim Araplaştırma operasyonudur.
Ey ulu Atam sen kabrinde rahat uyu. Hafif bir samyeli bile şu naçiz Tanrı kulunu harap edebilir amma velakin dünyada hiçbir güç şu bencileyin garibi
Arap edemez.
Saygılarımla
Celal ÇALIK