RAMAZAN AY’I VE ORUÇLA NEFİS TERBİYESİ
R A M A Z A N A Y I ve O R U C L A N E F İ S T E R B İ Y E S İ
Not : Bu KORONAVİRÜS dolasıyla evlerinizde karantinadasınız nasılsa , camilere , teravih
namazına gidemiyoruz . Evlerinizde Allah’la baş başa daha çok düşünme , tövbe etme , ibadet
etme fırsatı elinizde ,Kur’an okuma , zikir için bir vesile . Sakın , virisü bahane ederek orucu terk
etmeyin .Belâyı bizim azgınlıklarımıza , günahlarımıza karşılık veren Allah , bizim sabrımızı imtihan
ediyor , affedip şifa verecek de yine Allah Teâlâ , bunda inancımız tam !..
Ey Müslümanlar , Ey Ümmeti Muhammed !.. Muazzam bir ayın gölgesi üzerimize düştü
de hâlâ gaflet içinde yüzüyoruz ! Eğer imanlı ve ibadetli Müslümanlarsak azgınlıkları ve
sapkınlıkları terk ederek niye Allah’a doğru koşmuyoruz!..Ki , O Allah , biz Müslümanları , ümmet
kategorisinden niteleyerek “ Siz , insanlar için çıkarılmış , en hayırlı ümmetsiniz . İyiliği emreder
, kötülükten de nehy edersiniz ve Allah’a inanırsınız …” ( Ali İmran 110 ) Buyurur .
Görülüyor ki, bu hayırlı ümmet içinde “iyiliği emretmek , kötülüğü nehy etmek ve
Allah’a inanmak var !..O halde böyle Allah’ın seçtiği bu ümmetten olmak , büyük bir ihsan ve
lütuf iken nasıl oluyor da İslâm’ın yaptırım ve emirlerinden uzak duruyoruz ?..
İman noktasından sonra İslâm’ın merkezine doğru beş yolla ulaşılır ; Müslümanlığı
seçen herkes , bu beş güzergâhta yolculuk yaparak , güzernâme alıp İslâm dairesinde bunu , beş
güzergâhın sahibi Allah zü’l celâle te’yid ve tes’id ettirmesi lazım gelmektedir !.. Yoksa bunun
başka türlüsü , boş fi’liyat ve boş fikriyattan ibaret olacaktır !..Peki nedir bu beş güzergâh :
Kelime-i Şahadet ( Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın elçisi
olduğuna şahidlik ) etmek güzergâhı
Namaz Kılmak “
Zekat vermek “
Hacca Gitmek “
Ramazanda Oruç Tutmak ”
Rasûlüllâh Sallâllâhu aleyhi ve sellem , Allah’n bu güzergâhlarını te’yid ederek
şöyle buyurmaktadır :
“ Büniye’l-İslâmu Alâ Hamsin Şehâdeti En Lâilâhe İllâllâhü Ve Enne Muhammeden
Rasûlüllâhi , Ve İkâmi’s-Salâti , Ve Î tâ izzekâti , Ve’l-Haccı Ve Savmi Ramazâne “= İslâm ,
beş şey üzerine bina edildi : Kelimeyi şehadet getirmek , Namaz kılmak , Zekât vermek ,
Hacca gitmek ,Ramazan orucunu tutmak “
Ben burada muazzam Ramazan ayının üzerimize düşen gölgesi ve Orucunun
nefisleri frenlemesinden ve gem vurmasından bahsedeceğim , bu ayın hususiyetlerini
söz konusu etmeye çalışacağım : Önce Allah Teâlâ ‘nın , Ramazan Orucu hakkındaki
buyrukları sonra Rasûlü Ekrem efendimizin müjdeli Hadis buyrukları şöyledir :
“Ey İman edenler ! Oruç , sizden öncekilere farz kılındığı gibi , size de farz kılındı .
Umulur ki korunursunuz .”
“Size farz kılınan oruç , sayılı günlerdir . İçinizden hasta olan veya yolculukta
bulunan ise , diğer günlerde , tutamadığı günler sayısınca tutar , Ona dayanıp kalacaklar
üzerine de bir yoksulu doyuracak fidye gerekir . Her kim de hayrına fidyeyi artırırsa ,
hakkında daha hayırlıdır . Bununla beraber , eğer bilirseniz , oruç tutmanız sizin için
daha hayırlıdır .”
“O Ramazan ayı ki , insanları irşad için , hak ile batılı ayıracak olan , hidayet
rehberi ve deliller halinde bulunan KUR’AN BU AYDA İNDİRİLDİ . Onun için sizden her
kim bu aya şahit olursa onda oruç tutsun . Kim de hasta yahut yolculukta ise
tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde kaza etsin . Allah size kolaylık diler , zorluk
dilemez . Sayıyı tamamlamanızı , size doğru yolu gösterdiğinden dolayı ALLAH’ı BÜYÜK
tanımanızı ister . Umulur ki , şükredersiniz “ (Bakara :183- 184 )
Gelelim Rasûlüllah Efendimizin , Ravileriyle beraber Ramazan Orucunu anlatan Hadî
si Şeriflerine :
Ebu Hüreyre’(r.a)den rivayet :
“Men kâme Ramadâne îmânen Vah tisâben gufira lehü mâ tekaddeme min
zenbihi “=Kim Ramazan ayını , Allah’a iman ve sevabını O’ndan bekleyerek ibadetle
geçirirse , geçmiş günahların bazısı affedilir .
Rivayet Ebu Hüreyre (r.a):
“Küllü ameli’b-ni Âdeme lehü İlla’s-Sıyâme fe innehü Lî , Ena Ecrî Bih”=Allah buyurur
ki , Oruç dışında insanların işlemiş olduğu bütün amelleri kendileri içindir . Oruç ise
benim içindir ( çünkü yemedi içmedi ,şehevi duygulardan , haramlardan kaçınarak sırf
benim için oruç tuttu ) ve onun karşılığını bizzat ben veririm .
Ebu Hüreyre (r.a)
“İzâ Câe Ramezâne fütihat Ebvâbü’l –Cenneti Ve Gullikat Ebvâbü’n-Nâri Ve Su’idet
eş-Şeyâtîyn”= Ramazan geldiği zaman Cennet kapıları açılır , Cehennem kapıları kapanır,
şeytanlar zincirlere vurulur .
Sehl ( r.a )
“İnne fî’l Cenneti Bâben yükâlü lehü Er’ Reyyânü Yedhulü Minhü Es Sâimûne
yevme’l-Kıyâmeti , Lâ Yedhulü Minhü Ehadün Gayrühüm , yükâlü Eyne’s- Sâimûne ,
Feyekûmûne , Lâ Yedhulü minhü Ehadün Gayruhüm , fe izâ Dehalû Üğlika , felem
yedhulü minhü Ehadün “ =Cennette Reyyân adında bir kapı vardır. Kıyamet gününde bu
kapıdan sadece oruç tutanlar girecektir ; onlardan başka hiç kimse bu kapıdan
giremiyecektir . O gün “Oruç tutanlar nerde ?” diye sorulacak . Oruçlular da ayağa
kalkacak ve bu kapıdan gelip Cennete girecek . Onlar girdikten sonra bu kapı
kapanacak , ve hiç kimse bir daha bu kapıdan giremiyecek”
Gölgesi üzerimize düşen mübarek Ramazan ayı hakkında Kur’an’ı Kerim de geçen
Ayetleri ; Peygamber Efendimizin Hadislerinden bazılarını buraya almış olduk . Allah
Teala bize bunlara uymayı , hayatımıza tatbik etmeyi nasip etsin .
Ramazanın en önemli kudsiyeti , “Bin Aydan Daha Hayırlı” daha önemlisi,
“Kur’an’ı Kerim’in “ bu ayda indirilmiş olması .
Ramazan Orucu “Sahurla başlar İftara “ kadardır.
Eğer bizim Müslümanlar içinde , akşamdan yiyip yatarım , sahura ne gerek var ,
diyen varsa , o da böyleleri Sahurun fazilet ve bereketini kaçırmış ve yazık etmiş
olurlar .
Enes b . Malik (r.a.)
“ Tesehharû Fe’İnne Fi’s- Sühûri Bereketen” =Sahurda yemek yiyiniz . Çünkü
sahur yemeğinde bereket vardır.
Amr bin As (r.a )
“Faslü Ma Beyne Sıyâminâ Ve Sıyâmi Ehli’l-Kitâbi Ekletü’s –Sehari = Bizim
orucumuz ile Ehli Kitabın orucu arasındaki ayırıcı fark , sahur yemeği yemektir . Onlar
sahur yemezler .
Ramazan ayımızın belirleyici faziletlerinden şunları sıralayabiliriz :
1 -Bin aydan daha hayırlı bir gecenin içinde olması
2 -Kur’an’ı Kerim’in Kadir Gecesinde nazil olması
3-Oruç İmsak-Sahur vaktinden İftar vaktine kadardır .
4-Sahurda ağır davranılır , iftarda acele edilir .
5-Oruçlular için Cennette Reyyân kapısı vardır
6-Oruç ,haramlara ve nefse karşı bir kalkandır. Es’Sıyâmü Cünnetün
7-Oruçlular için sahur yemeği vardır.
8-Oruçlular için iftar yemeği vardır.
9-Oruçlu için iki sevinç vardır.
=Li’s-Sâimi Ferhânı :
a)Ferhatün Inde fıtrıhi ;
b)Ferhatün Inde Likâi Rabbihi
=Oruçlu için iki sevinç vardır : İftar vakti sevinci , Rabbine Kavuştuğu sevinç .
Mübârek Râmazân Orucunu , üç bölümde inanarak ve tefekkür ederek Ruhuyla
bedeninin her tarafıyla tutarak , amel etmek Oruçlulara Saadet Kaynağıdır :
– İLK ON GÜNÜ : B E R E K E T = Evvelühü Bereketün=
– ORTA ON GÜNÜ : MA’FİRET = Evsetuhu Rahmetün
– SON ON GÜNÜ CEHENNEMDEN KURTULUŞ = El âhıratü Necâtün min en’-Nâr
– ORUÇ , tutan Müslümanlar için bir kalkandır
Oruç tutacak Müslümanlar , büyük bir fedakarlık ve gayretle Allah’ın
yasakladığı haramlardan ve nefsi kudurtan menhiyattan uzak durarak Allah’a hayırlı
kul olma yoluna girerek ; ruhuyla ve bedenin bütün azalarıyla sabrederek Oruç
tuttular ve tutacaklar !..Rabbim sabırlı azîmetle kullarının bu niyetlerini kolaylaştırıp
kabul buyursun !..
Allah Teâlâ , kulum benim için yemeyi içmeyi terk etmiş , benim için bir çok
nefsânî isteklerinden vaz geçmiştir . O halde Orucu benim için tutmuştur . Diğer
yaptığı ameller kendisinindir . Bu bakımdan Oruç bana aittir , onun ecrini , mükâfatını
bizzat ben vereceğim , yaptığı diğer iyiliklere de on katı sevabı verilir !..
Oruç , nefis savaşı için tam bir fırsattır . Çünkü Cehennem , nefsin kamçılandığı
şeylerle doludur, onlara kavuşmak için kudurduğu haram ve menhiyatları çok sever ;
nefsin sevmedikleri ile dolu olan Cennet , kazanılması epeyce zor olan bir yerdir !..
Nefis sabretmesini ister mi, istemez !..
“ namaz kılmayı ister mi , istemez
“ haramlardan uzak durmayı ister mi, istemez
“ kumar yasağına uyar mı uymaz
“ zina yapmak ister mi ister
“ içki içmek ister mi ister
“ insanlara iyilik yapmayı sever mi. Sevmez
“ ibadetlerden hoşlanır mı hoşlanmaz
“ abdest almayı ister mi istemez
Daha bunun gibi nefis , bir çok haramlardan ve menhiyattan ziyadesiyle
hoşlanır . Bu bakımdan Müslümanlar için Ramazan Orucu , tutanlar için bir hediyedir ,
bir mükâfattır . Nefsin atak hamlelerine gem vurmak , bu isteklerini firenlemek ;
sınırsız isteklerini kendisine ve topluma faydalı bir hale getirmek , Oruç sayesinde
olacaktır !..
Müslümanlar !.. Orucu ruhunuza , gözlerinize , kulaklarınıza , ayaklarınıza …
velhâsıl bütün vücudunuza tutturunuz !..
Oruç , haramların , menhiyatın ruhumuza ve bütün bedenî azalarımıza karşı
koruyucu bir kalkandır .Bunların günaha dalmasını önler , etrafındakilerle iyi ilişkiler
içinde olmaya çalışır , uygunsuz sözler , ileri geri konuşmalar yapmaz ; kendisine
sataşıldığı ve kavga etmek isteyenlere “ Ben Oruçluyum “ desin , diye uyaran
Peygamber Efendimizdır .
Yalan söylemeyin , eğriye de , doğruya da yemin etmeyiniz . Sizi doğru
biliyorlarsa , zaten inanacaklar yemine ne gerek var . Kötü düşünmeyin , küfür
etmeyin . Sokakta göz , kulak , el ve ayaklarınızı haramlardan uzak tutun . İşte o zaman
bütün vucudunuza oruç tutturmuş olursunuz . ÇOK KUR’AN OKUYUNUZ , ŞURDA
BURDA VAKİT ÖLDÜRECEĞİNİZE , EVİNİZDE İBADETLE İŞTİGAL EDİNİZ !..
Şunu unutmayınız ki , bu nefis her zaman ve her yerde , sahibinden terbiyeye
ihtiyaç duyar . Haramlara , menhiyatlara , dünyanın süslenmiş cazibesine aldanır , bu
cazibe âdeta onu kendisine çeker . Yine unutmayın ki , Cennetin yolu dikenli ,
Cehennemin yolu ise asfalttır !..
Rasûlüllah bile nefisten endişelenerek Ashâb’ı Kiramı , bir savaş dönüşü
uyarmıştır :
Buyurmuşlardır ki :
– Küçük Cihaddan , Büyük Cihada gidiyoruz .
Ashâb :
– Ya Rasûlâllah !..Ne Cihadı , İslâm düşmanlarını yerlere serdik , kafirleri hezimete
uğrattık , kellelerini kopardık!..
Rasûlü Ekrem :
– BUNDAN SONRA BÜYÜK CİHÂDA GİDİYORUZ , O CİHAD DA NEFİSLE CİHADDIR.
Hâsılı , tutacağımız oruçlar , nefsimizi günahlardan uzaklaştırsın , yalandan,
iftiradan, dilimizi kötü söz söylemekten men etsin .iyi işler yapmayı , herkese faydalı
olmayı , fakirleri gözetmeyi nasip etsin .
Benim dikkatimi çeken özel iftar sofralarında eş-dost ve zenginlerin sıralandığıdır . Bu
sofralarda pek fakir göremiyoruz , hani aç ve susuz olanları yedirip içirip giydirecektik
ya . Neden böyle olmuyor?..
Hülâsa , Oruçlu Müslümanlar !.. vaaz veren hocalardan , ilmihâl kitaplarından ,
oruçla ilgili müştemilâtları öğrenmeye gayret ediniz . Şimdiden Orucunuzu kutlarım !..