MUZ DAVASI

MUZ DAVASI

Güney illerimiz eskiden bir muz diyarıydı. Antalya’da, Adana ve Alanya
bölgelerinde çilli ve harika kokan yerli muzlarımız vardı. Şimdi kalmadı. Yerini
GDO’lu ve aşırı pahalı çikita muzları aldı. Milletimiz milli muzunu yiyemez
oldu. Dünyanın en pahalı etini yiyen ülkemizde, bugünlerde sık sık et hırsızlığı,
muz hırsızlığı veya sebze hırsızlığı vakalarına tanık olacağız. Çünkü
ceplerimizde çok küçük paralar var. Dolar artınca düşüyor, dolar düşünce yine
düşüyor. Hiçbir orantısı yok. Düşün babam düşün. İleri gelen haber ajanslarının
ve medyanın geçenlerdeki haberiyle ülkemiz gündem yaptı.
Osmaniye’de bir manavdan 15 kg miktarında muz çalan iki sabıkalı, gece
bekçileri tarafından yakalandı. Adalete teslim edildi. Muzlar manava iade edildi.
Büyük puntolarla şöyle yazdı medya. GECE BEKÇİLEERİ GEÇİT
VERMEZ. Ben Türk bayrağı önünde güzel bir fotoğraf beklerdim ama ya
unuttular ya da Türk bayrağını bu trişka dava için kullanmak istemediler.
Vay be. Sanki Çanakkale geçilmez. Sanki iki tır uyuşturucu yakalandı. Sanki
enflasyon durdu. Corona aşısı bulundu çoğaltıldı. Ama hayır efendim. Dağ fare
doğurdu. Koskoca ülkede 15 kg muzu medya patronları gündem yaptı.
Arkadaşlar yiyen var yiyemeyen var iki tane gariban canı çekmiş, çalma
alışkanlığı da var belli. Bir manavdan 15 kg. muz çalmışlar ve eminim ki iki
günde kabukları kalmaz, yerler bitirirlerdi. Sonuçta muz. Sonuçta manav
dükkânı, Türkiye Merkez Bankası değil. Aslında bu haber ülkemiz için içler
acısı. Alman’ı Fransız’ı, bu haberi okuduğunda, içinden vay be diyecek;
Türkiye’de muhtaç insanlar, açlıktan artık meyve sebze çalıyor. Böylece ne
olacak? Milli sırrımız ifşa olacak. Milli sırrı ifşa etmek, hıyaneti vataniye
derecesinde bir suçtur. Bu medya patronları ne yapmaya çalışıyorlar? Allah için
dürüst olalım bu bir haber midir? Yoksa içine düştüğümüz kötü ve çıkmaz
durumun bir alameti farikası mı?
İyi hatırlamıyorum; eski sevdiğim yazarlardan Çetin Altan anlatmıştı
yanılmıyorsam. O da bu olayı Yaşar Kemal’den naklediyordu. Eğer yanlışım
varsa beni bağışlayın ve doğrusunu da bana bir şekilde bildirin.
Vakti zamanında yine ülkemizde bu iktidardan çok çok evvel bir gazeteci köyde
gezerken bir çobanın eşeğine taciz ettiğini görür, fotoğraflar ve bunu bir
gazetede yayımlatır. Sonuç ne olur dersiniz?
Milli sırlarımızı ifşa etmekten suçu sabitlenir, göz altına alıp hapse tıkarlar.

Sen nasıl olur da millî sırrımızı gazetede yayımlayarak yabancılara karşı bizi
mahcup ediyorsun. Vs. vs.
Haksız mıyım dostlarım? Biz mademki dünyanın en gelişmiş yedi ülkesinden
biriyiz. Mademki Almanya, Amerika, Fransa bizi kıskanıyor. Tam aya gidecek
iken yakışıyor mu bu haber.
Bu yazımı kaleme aldıktan birkaç hafta sonra suç örgütü mafya liderlerinden
Sedat Peker”in videoları ülkemizin gündemine oturdu.
Mafya ve siyaset ilişkileri.
Haydi çıkın bu labirentin içinden de alnınızdan öpeyim.
Muz da laf mı?