DEPREM GERÇEĞİ
DEPREM GERÇEĞİ
Bir depremi daha geride bıraktık. Öksüz çocuklar, yetim bebeler bırakarak geride. Anneler , babalar gözyaşlarına boğuldu. Mal canın yongasıdır misali yıllarca kazandıklarını birkaç saniyede kaybeden aileler gözyaşlarına yenildi.Enkaz altında kalanları saatlerce, günlerce çaba harcayarak sağ salim kurtarma girişimleri sonrası unuttuk yaşadıklarımızı. Taa ki yeni bir yer sarsıntısı ile uyanana kadar.
Zaman zaman deniz dolgusu yapılırken hep büyüklerimiz demişlerdir deniz verdiğini geri alır diye. Bizler yıllarca denizleri de doldurduk, dere yataklarına da aç gözlülükle bina yığdık. Deniz kıyı çizgisi ile dere taşkın sınırlarını adam sende diyerek görmezden geldik. Heyelan bölgelerine fore kazık sistemli gökdelenleri diktik. Bodrum katlara dahi iskan izni vererek adeta ölüme davetiye çıkardık.
İmar kanununu, yapı denetim kanun ve yönetmeliklerini defalarca (yüzün üzerinde) değiştirerek birilerine siyaseten çıkar sağladık. TMMOB’nin işleyişiyle uğraşıp lüzumsuz işlerle meşgul olunacağına bu odaların sesine kulak verip deprem gerçeği masaya yatırılsa belki de çok daha akıllı bir iş yapılmış olacaktı.
Kentsel dönüşüm bir an önce hayata geçirilip güçlendirme hikayelerinden vazgeçmeyi öneriyorum. Dere yatakları derhal boşaltılarak su akışına izin verir hale getirilmelidir.