Dolar 32,4375
Euro 34,7411
Altın 2.439,70
BİST 9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 19°C
Az Bulutlu
Tekirdağ
19°C
Az Bulutlu
Paz 19°C
Pts 18°C
Sal 19°C
Çar 21°C

BU YAZIM SİZE

. BU YAZIM SİZE

Sizleri geçmişe götürüp, günümüze kadar beyin fırtınası yaparak gelelim istiyorum. Hatırlıyorsunuz değil mi, 1999 Gölcük Depremi olduğu zaman Ülkemiz’de şunlar konuşuldu. Burada yaşayanlar zaten inancı olmayanlardı. Bu yüzden bu akıbeti yaşadılar. Daha sonra İzmir Depremi oldu, yine aynı konuşmalar. Oysa Allah’a şirk koşan nice ülkeler var, hiç deprem bile olmuyor, olsa da bizdeki gibi acılar yaşamıyorlar. Gelelim Güneydoğu’da meydana gelen depreme. Burada yaşayan kardeşlerimiz imanlı, itikat sahibi kişiler. Üstelik bu bölgede mübarek kabul edilen kişiler ve onların müritleri var. Şunu bir kere çok iyi anlamamız lâzım, depremler herkesin başına gelebilir. Bu durumu, insanların inanıp inanmadıkları ile ilişkilendirmemek lâzım. Bu deprem Japonya’da olsaydı, bir deprem olduğunu duyacaktık ama, bizdeki gibi yaşanan acılar ile ilgili haberler olmayacaktı.
Şimdi gelelim asıl meseleye. Bütün bu yaşananların sebeplerine. Kapitalizmin Ülkemizi ve Milletimizi getirdiği duruma. Birçoğumuzun ahlâki değerleri çöktü. Ahlâki değerler derken cinselliği kastetmiyorum, her alandaki davranışları kastediyorum. Başımı sokacak bir evim olsun, “Dünya’da mekân, Ahiret’te iman.” düşüncesiyle ev alan yada yaptıranlar. Kişisel menfaatlerini ön plânda tutan denetçiler. Daha çok para kazanayım diyen inşaatçılar.
Ne acıdır ki, 1999 depreminde yaşanan acıları ne çabuk unutup, yeni acılara sebep olacak binaları inşa etmişiz. Güneydoğu Depremi’nin kısaca özeti bu. Kapitalizm ve acı sonuçları.
Pekala bu kapitalist ekonomi ile yaralarımızı bundan sonra nasıl sarar, acılarımızı nasıl dindirebiliriz! Birkaç yıl sonra bunları unutur, yine ileride yaşanacak yeni acılara sebep olacak yapılaşmaya devam ederiz. Bu düşünce ve tespitlerime itiraz edebilir misiniz!
Bir daha böyle acılar yaşamak istemiyorsak, önce Ülkemizi bu kapitalist düzenden kurtarmamız gerek. Yoksa gerisi hikâye. Rahmetli Prof. Dr. Haydar BAŞ’ın yazdığı, başta Rusya ve Çin olmak üzere BRICS Ülkeleri’nin uyguladığı MİLLİ EKONOMİ MODELİ’nin uygulanmasını sağlamak zorundayız. Bu Model uygulandığı ülkeleri ekonomik bağımsızlığına kavuşturup vahşi kapitalizmden kurtarmaktadır. Bu Model’in özünde insan vardır, insanı insanca yaşatmak vardır. Depremin yaraları ancak bu Model uygulandığı zaman sarılabilir, acılar ancak bu model ile son bulur. Şuna da dikkatinizi çekeyim, Rusya Avrupalılara milli paralarla ticaret yapalım derken, aslında MİLLİ EKONOMİ MODELİ’ni haykırmaktadır.
Son olarak şu gerçekleri de Sizlere hatırlatmak isterim. Yirmi yılda sekiz defa çıkardıkları imar barışı (imar affı) ile onbinlerce kardeşimizin ölümüne ve yaralanmalarına, bazı organlarını kaybedip sakat kalmalarına sebep olan AKP, MHP ve BBP ile dokuzuncu imar barışı (imar affı) teklifini TBMM’ne sunan Mustafa Destici’yi de sizlerin vicdanına havale ediyorum.
Memleketimin güzel insanları, önümüzde seçim var, dizginler bizlerin elinde. MİLLİ EKONOMİ MODELİ’nin uygulanması için bastırın oy verdiğiniz yada vereceğiniz parti liderlerine. Sizlerin bu haykırışlarınıza cevap vermezlerse, o zaman sizler de gidin bu Modeli uygulayacak BAĞIMSIZ TŰRKÍYE PARTÍSÍ’ne. Duygusallığı bir kenara bırakıp gerçekçi olun, artık Bizleri oyuna getirip aldatmalarına müsaade etmeyin.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.